Türk tiyatrosuna ve sinemasına bıraktığı eserlerle uzun yıllar boyunca adından söz ettiren Metin Akpınar, 50’li ve 60’lı yıllardan bu yana süregelen uzun bir kariyere sahip. Tiyatromuzun efsanevi ismi, günümüzde tecrübelerini yeni oyuncularla paylaşmasıyla da biliniyor. Ülkemiz komedisinin mihenk taşlarından biri olan ünlü oyuncu, bir yandan da aktörlük haricinde yaptığı açıklamalarla da dikkat çekebilen bir isim. Son yıllarda siyasete dair söyledikleri nedeniyle yargı karşısına dahi çıkarılan Metin Akpınar; o dönemde de sevenleri tarafından sonsuz bir destek seliyle karşılaşmıştı. Uzun yıllardır devam eden oyunculuk kariyeri ve yaşantısıyla Metin Akpınar; ülkemizin örnek figürlerinden biri olarak görülüyor.
Metin Akpınar’ın Hayatı ve Uzun Kariyeri
2 Kasım 1941 tarihinde İstanbul’da dünyaya gelen Metin Akpınar, Aksaray’da geçen çocukluğu ve Pertevniyal Lisesi’ndeki eğitimi sonrasında tiyatro kariyerine adım atmaya başladı. Aynı dönemde Dil Tarih Coğrafya Fakültesi’nde Felsefe ve İstanbul Üniversitesi’nde Hukuk Fakültesi’nde de okuyan Akpınar, her iki okulu da yarıda bıraktı. 1957’de amatör olarak Yeşil Sahne’de tiyatroya adım atan Metin Akpınar, sonraki yıllarda profesyonel kariyerini de tamamen tiyatroya yöneltti. 1962-1965 yılları arasında Milli Türk Talebe Birliği Tiyatrosu’nda yöneticilik yapan ünlü oyuncu, uzun yıllar birlikte oynayacakları Zeki Alasya’yla da burada tanıştı.
1964 yılında Ulvi Uraz Tiyatrosu’nda ve 1966’da Gen-Ar Tiyatrosu’nda görev alan Akpınar, 1967 yılında ise uzun yıllar boyunca perdesini açacağı Devekuşu Kabare’nin kurucuları arasında yer aldı. Tiyatronun kapandığı tarih olan 1992’ye kadar idari müdürlüğünü de üstlenen Akpınar, 25 yıllık Devekuşu Kabare macerası ile Türkiye’nin kabare tiyatrosu macerasını büyüten isimlerden biri oldu. Türkiye’nin ilk kabare tiyatrosu olan Devekuşu Kabare; günümüzde dahi Türk tiyatrosunun mihenk taşlarından biri olarak anılıyor.
Sinema kariyerine 1974 yılında Ertem Eğilmez’in Tatlı Dillim filmiyle adım atan Metin Akpınar, sonraki yıllarda ise tüm toplum tarafından tanınacağı filmlerde rol aldı. Tiyatrodaki partneri Zeki Alasya’yla birlikte komedi filmleri yapan Akpınar, filmlerin birçoğunda yönetmenliği üstlenen Alasya’yla birlikte, toplumun içerisinde bulunduğu durumu hicveden bir dil tutturmayı başardı. 1990’lı yıllarda Zeki Alasya’yla olan ikili oyunculuk kariyerlerine ara verdiğini açıklayan ünlü oyuncu, 2000’li yıllarda da Abuzer Kadayıf, Güle Güle gibi filmlerde çeşitli roller üstlendi.
2008 yılında İsmail Dümbüllü Ödülleri “Yaşam Boyu Onur Ödülü”’ne, 2010 Altın Portakal Film Festivali “Yaşam Boyu Onur Ödülü”’ne ve 2011 Uluslararası İstanbul Film Festivali “Onur Ödülü”ne layık görüldü. Türk tiyatrosuna ve sinemasına kattıklarıyla birçok kez ödüllendirilen Metin Akpınar; 2020 yılında ise “İyi Ki Yapmışım” isimli belgesel ile bir kez daha kariyeri aracılığıyla anıldı. 2022’de ise, hayatını konu alan “Sahneye Adanmış Bir Ömür: Metin Akpınar” kitabıyla da kariyerinin yazılı belgelendirmesi yapıldı.
1961’de Göksel Özdoğdu’yla evlenen Metin Akpınar, magazin sayfalarında görülmemesiyle de bilinen bir isim. Dostlarıyla düzenlediği uzun süreli yemeklerin pek çok kez gündeme gelmesi ise, ünlü ismin arkadaşları içerisinde sosyal bir hayat yaşadığını göstermekte. İş dünyasında da aktif bir biçimde çalışmalar yapan başarılı oyuncu, bir dönemin önemli marketlerinden olan Kipa’nın kuruluşundaki ortaklarından biriydi.