Streptokok hastalığı olarak da bilinen “Strep A” genellikle boğazda ve ciltte bulunan bir bakteri türüdür. Kişinin boğazına ve deriye yerleşerek zaman zaman soğuk algınlığı ve boğaz şişliğine yol açan Strep A virüsü, vücudun bazı bölümlerinde kızarıklık ve deri enfeksiyonunun oluşmasının yanı sıra ciddi komplikasyonlara ve ölümlere yol açabiliyor. Streptokok A, halk arasında da beta olarak biliniyor.
Strep A belirtileri arasında boğaz ağrısı, şişmiş boyun bezleri, yanaklarda kızarıklık, deri döküntüsü, yüksek ateş ve kas ağrısı bulunuyor. Hastalığa sebep olan bakteri, hapşırma, öksürük ve yakın temas yoluyla insanlar arasında kolaylıkla yayılabilecek kadar uzun süre ellerde veya boğazda yaşayabiliyor. Strep A sebebiyle bakteriler vücudun derinliklerine inerek akciğerleri, kasları ve kan dolaşımını enfekte ediyor. En fazla risk altında olan kişiler şöyle sıralanmaktadır: – 15 yaşa kadar olan dönemdeki çocuklar – 65 yaş üstü bireyler – Bağışıklık sistemi zayıf olanlar – Kronik hastalığı bulunanlar – Hijyen kurallarına dikkat etmeyenler.
Türkiye’de ise İstanbul, İzmir ve Ankara’da Streptokok A bakterisinin “toksik” formu olan vakalar tespit edildi. İstanbul’da 2 yaşındaki 1 çocuğun Streptokok A nedeniyle menenjit olduğu; Ankara’da ise 1 çocuğun da yoğun bakımda tedavisinin sürdüğü öğrenildi.
Enfeksiyon Hastalıkları Derneği Başkanı Prof. Dr. Mehmet Ceyhan, erken tespit edilirse tedavisi çok kolay olan bu enfeksiyona karşı antibiyotiklerin bulunduğunu dile getirdi. “Geç kalınırsa yüzde 50’lere varan ölüm oranlarıyla seyreden ağır bir enfeksiyon” diyen Ceyhan, “Türkiye’de endişe edeceğimiz bir durum yok. Hastalığın toksik formu görülse de bir salgın olmadığı gibi, erken doktora başvurulduğunda etkin tedavi olduğunun altını çizmek isterim. Ülkemizde Streptekok A nedeniyle henüz bildirimi yapılan bir ölüm yok. Toksik olarak adlandırılan formun görülmesi, ‘İngiltere’deki tablo bizde de olacak veya bizde de başlayacak’ demek anlamına gelmez” ifadelerini kullandı. Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları ve Bağışıklama Derneği Başkanı Prof. Dr. Ergin Çiftçi de Milliyet’e yaptığı açıklamada, “Streptekok A hastalığı ve vakalar hep vardı. Anormal olan İngiltere gibi gelişmiş bir ülkede bu kadar çok vaka görülmesi ve ölüm ile sonuçlanması. Bu dönemde İngiltere’deki artış ve ölümlerin sebebi iyice araştırılmalı. Belki bakterinin daha öldürücü bir formu ortaya çıkmış olabilir. Streptekok A’nın antibiyotikle tedavisi mümkün. Bakterinin penisilin grubuna direnç söz konusu değildir” diye konuştu.
İstanbul Tıp Fakültesi Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik İmmunoloji Bölümü’nden Prof. Dr. Ayper Somer ise: “Grup A streptokok zaman zaman invaziv GAS olarak bilinen çok ciddi enfeksiyonlara da neden olabilir. En şiddetli biçimi Streptokoksik Toksik Şok Sendromu (ateş, tansiyon düşüklüğü, kızıl, böbrek, karaciğer hasarı, kusma ve ishal) ve Nekrotizan Fasiit veya toplumda bilinen adıyla et yiyen hastalıktır. Öksürme, hapşırma ve ciltten cilde temas yoluyla yayılabilir. Sosyal mesafe kurallarına, el hijyenine dikkat edilmesinde yarar vardır. Maske önemli. Yüksek ateşi, ciltte lezyonları, şiddetli kas ağrıları, kusma veya ishali olan olgularda hemen inceleme ve tıbbi destek gerekir.” dedi.