Sinop’ta genç kadın girişimci yaşlıların yaşamına dokunuyor.
Sinop’un Boyabat ilçesinde yaşayan 24 yaşındaki genç girişimci Edanur Öztürk, Türkiye’nin en yaşlı ilinde yaşlı hastalar için hasta evinde bakım hizmeti vererek, sektöründe 2 yılda durumu ağır yaklaşık 100 hastanın iyileşmesini sağladı.
Türkiye’nin en yaşlı nüfusuna sahip Sinop’ta yaşayan genç kadın girişimci Edanur Öztürk, Sağlık Meslek Lisesi’nden mezun olduktan sonra bulunduğu şehrinde bir eksik olduğunu görerek kurduğu sağlık firması ile durumu ağır olan ve iyi bakıma ihtiyacı olan hastaları kapsayan bir iş kurdu. Çalışanlarıyla birlikte 2 yılda yaklaşık 100 ağır hastanın iyileşmesini sağlayan Öztürk, asıl hayalinin ise Sinop’ta özel huzurevi açmak olduğunu belirtti.
Baktığı hastalarını gösterdiği yoğun ilgiyle iyileştirdiğini söyleyen genç sağlıkçı Öztürk, “Bakım denildiğinde genellikle alt, üst değişimi ve temizliği akla gelir ama biz hastalarımızı ilgimizle iyileştiriyoruz. 2 yılda yaklaşık 100 hastam oldu, hepsini de iyileştirip ailesine teslim ettim. Benimle beraber 10’a yakın kişi çalışıyor ama genelde önce ben teslim alıyorum, biraz iyileştikten sonra personelime teslim ediyorum ve tamamen iyileşince de ailesine teslim ediyoruz” diye konuştu.
Geçirdiği hastalık nedeniyle zor günler yaşayan ve yaşamasına pek ümit verilmeyen 88 yaşındaki Selamet Çörtü ile yaklaşık 2 ay ilgilenerek hayata tutunmasını sağladığını dile getiren Öztürk, “Bağırsak düğümlenmesi yaşamıştı, son evrede gibiydi. Doktorlar pek umut vermeyerek ameliyat geçirdi, bağırsağından bir parça alındı. Bir hafta yoğun bakımda kaldı, ben hastayı teslim aldığımda gerçekten halsiz ve bitkin haldeydi, gerçekten söylenildiği gibi yaşamayacak gibi belirtisi vardı. Ama ben hiç ümidimi kaybetmedim, yaşatmak için elimden geleni yaptım, fazlasıyla çabaladım, ilgimle ayağa kalktı diyebilirim” şeklinde konuştu.
Öztürk’ün iyileştirdiği hastanın eşi Sema Çörtü, “Doktorlar eşim biraz yaşlı olduğu için pek ümit vermeyerek ameliyat yaptı, sonrasında iyi bakım lazım dedi. Çok zayıf düşmüştü, takati yoktu. Hemşire hanıma bıraktık, 2-3 gün hastanede baktı sonra evde bakmaya başladı. Gece gündüz her şeyiyle ilgilendi, zorla yedirdi ayağa kaldırıp yürüttü. Bizimle yakınımız gibi ilgilendi, kendi kızım gibiydi” dedi.
Öztürk, imkân bulduğunda özel bir huzurevi açmak istediğini, oradan kazandığıyla ise kadınlar ve çocuklara yönelik eğitimler vermek istediğini kaydetti.