İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, katıldığı canlı yayın programında soruları yanıtladı. Millet İttifakı Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun aday olmak istediğinin belli olduğunu, bunu bildiklerini belirten Akşener, seçim gündemine dair açıklamalarda bulundu.
İYİ Parti Lideri Akşener, şöyle konuştu:
”Seçimi kazanmayı yüzde 100 görüyorum. Barometremiz şu anda Perşembe günün sonrasında Cuma günkü konuşmamdan sonra atılan taşların yönü vardı. Bugün itibariyle atılan taşların yönü kendini rahat hissedenlerden geliyor.
Bir tereddütümüz olsa milletvekili adayı olurum, kazanırız, kazanamayız parti olarak söylüyorum. Çok iyi oy alacağımıza inanıyorum. 3 yıldır sahadayım. Dükkan dükkan gezdim. İlk girdiğim dükkanda yüz ifadesiyle, o dükkandaki aynı insanın yüz ifadesi ve söylemler arasındaki farkı biliyorum. Şu anda iddia ediyorum sahayı benim kadar bilen siyasetçi yok.
En ciddiye aldığım konu bu. Bir programınızda söylemiştim. Eskiden devlet vardı, bürokrasinin bilgisi vardı. 40 yaşındayım, üniversite hocasıyım. İçişleri Bakanlığı’na gittim. Kocaeli Üniversitesi’nde hocalık yaparken, Kocaeli Emniyeti’nin meslek içi eğitiminde görev alan birisiyim. Hocam rahmetli Nurettin Tarakçıoğlu’ydu. Aynı zamanda Milli Güvenlik Akademisi’nde ders verirdi. Bir gün bana dediler ki, sayın Bakanım MİT, Jandarma, Dışişleri, Emniyet’ten bir grup sizi bilgilendirmeye gelecek.
Söylenen şey şu: dünyanın her yanında hareketlilik var. Fakir ve sorunlu ülkelerden zengin ülkelere göç var. Afrika, Asya, Ortadoğu. Dolayısıyla Türkiye geçiş yeri. Avrupa ülkeleri, Batı dünyası Türkiye’yi bu hareketlilik esnasında hendek haline getirmek istiyorlar. ‘Buna müsaade etmeyin’ dendi. 1997 yılında dendi bu. Çok sevdiğim arkadaşım Salih Demirtaş, göçü inceleyen kişiydi. Ne kadar kitap varsa getirdi, okudum.”
”Yerel seçimler 9 ay sonra oluyor. Benim ve partimin öngörüsü hemen olması gerekendi. Mesela benim ve partimin görüşü, Meclis’i aldığımız takdirde, inşallah alacağız, çok erken bir şekilde parlamenter sisteme geçiş, orada uzatmadan. Kimisi 5 ene olsun diyor sahada. Yazılan çizilenleri söylüyorum. Öyle 3-4 yıl kesinlikle olmaz. Çok kötü şeyler yapıldı, aynı hızla temizlememiz lazım. Aynı kötülüklere sebep olabilirsiniz. Onun için yargı. Onun için liyakat.
Hukuk dışı olan her şey gider. Seçim olur iktidar değişir, üst düzey bürokratların tümü siyasiydi, liyakat usülü olsa dahi. Çok enteresan kendileri bakanlığa istifalarını getirirdi, doğrusu budur. Şimdi sarayda bürokratik sistem var. Onlar zaten kendiliğinden gideceklerine dair, sistemden düştüğüne dair bilgim var. Liyakat, şeffaflık, ciddiyet esas mesele. Bilgi, bilgi, bilgi, asıl mevzu bu.”