Son yıllarda eğitim programında yapılan değişikliklerle birlikte, günümüz öğrencilerinin önceki nesillerin alışagelmediği bir eğitim sistemi içerisinde eğitim aldığı bilinmekte. Özellikle de Kasım ve Nisan aylarında yapılan birer haftalık ara tatil uygulaması, önceki dönemlerde bulunmaması sebebiyle şaşkınlık yaratmıştı. Öğrencilerin okul içerisindeki verimini arttırmak amacıyla uygulandığı söylenilen ara tatil sistemi, geçtiğimiz günlerde yeniden tartışmaya açılmıştı. Ancak Milli Eğitim Bakanlığı’ndan (MEB) gelen karara göre, bu uygulamanın devam edeceği ve okul süreleri üzerinde farklı bir uygulamayla güncellemeye gidileceği duyuruldu.
MEB’in kaynaklarından basına yansıyan haberlere göre, Kasım ve Nisan aylarındaki birer haftalık tatil uygulamasının devam etmesi kararlaştırıldı. Bu uygulamadan verim alındığını belirten MEB yetkilileri, önümüzdeki yıllarda da işleyişi benzer bir şekilde devam ettireceklerini ifade etmekte. Ancak MEB’in yakın dönemde resmileştirmesi beklenen bir diğer gelişme, okulda geçirilen sürenin yetersiz olduğunu doğrular nitelikte. Tatillerin devam edeceği sisteme ek olarak, okulda geçen 180 günlük sürenin çok daha fazla olması için artırım yoluna gidileceği öngörülüyor.
Milli Eğitim Bakanlığı’nın bir sonraki okul yılı için uygulamaya koymak istediği sistemde, 180 gün yerine 200 gün okula gelinmesi fikri kural haline getirilecek. Ders müfredatları ve okulların saatlerinin planlaması da, yakın dönemde 200 gün üzerinden yapılacak. Yakın dönemde 2024-2025 Eğitim-Öğretim Yılı takvimini duyuran ve 9 Eylül 2024 günü okulların açılacağını belirten MEB; gün sayısındaki artırım fikrinin hayata geçmesi durumunda bu tarihi de güncelleyebilir. Bakanlığın 200 gün hedefine yaz tatilinde kesinti yaparak ulaşması planlanıyor.
Türkiye’de öğrenciler 180 iş günü boyunca okula gitmekteydi. Resmi ve dini bayramlar, tatiller ve özel günler; bu hesabın dışında tutulmaktaydı. Ancak şehirden şehre değişen hava muhalefeti, çevredeki olumsuzluklar vb. durumlar sebebiyle; bu sürenin birçok ilde 160 güne kadar düştüğü gözlemlenmekte. Bununla birlikte tatil dönüşlerindeki ilk birer haftanın da verimsiz geçtiğinin tespit edilmesi, verimli olan sürenin artırılması konusunda yeni bir planlamanın başlamasına neden oldu. MEB’in bu yöndeki ilk somut planı ise, yaz tatilinden 20 gün eksiltme ve bu süreyi ders takvimi üzerine ekleme yönünde olacak.
Dünya’daki birçok eğitim modelinde okula gidiş süresinin en az 190 gün olduğu tespit edildi. Japonya’da 210, Güney Kore’de ise 220 gün olduğunun görüldüğü okul dönemi, Türkiye’de uzun yıllardır 180 gün üzerinden ilerlemekte. MEB’in yeni tasarısıyla birlikte, gün sayısı ve planlaması üzerinde köklü bir değişim yaşanacak. Yakın döneme dek 13 hafta olan yaz tatili, ara tatil uygulamasıyla birlikte 11 haftaya düşürülmüştü. Ders takvimine 20 gün daha eklenmesi durumunda ise, yaz tatili süresinin 7 haftaya dek gerileyebileceği öngörülüyor.
Eğitim öğretim yılı sonunda en yüksek süreli yaz tatili imkanı sunan ülkelerden olan Türkiye, yeni sistemle birlikte bu unvanı geride bırakmayı planlıyor. MEB’in bu planının yakın dönemde meclisten geçmesine ve sonrasında Cumhurbaşkanlığı onayına sunulmasına kesin gözüyle bakılıyor. Uygulamanın yürürlüğe girmesi durumunda, 2024-2025 Eğitim-Öğretim Yılı başlangıcının 2 Eylül’e çekilme ihtimali bulunuyor.