Erdoğan: Muradımız CHP’nin normalleşmesine katkı sunmaktı.
Muradiye Spor Salonu’nda düzenlenen AK Parti Manisa 8. Olağan İl Kongresi’nde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, kongreler vesilesiyle Diyarbakır’dan Trabzon’a, Adana ve Mersin’den Samsun’a, Malatya’dan Bursa’ya Türkiye’nin dört bir yanında AK Parti’nin fedakâr, samimi, vefalı neferleriyle kucaklaştıklarını, hasbihâl ettiklerini ve dertleştiklerini dile getirdi.
Dünyada ve Türkiye’nin yakınındaki gelişmelere dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bölgemizde bunca gerilim, çatışma, savaş yaşanırken, coğrafyamız yeni krizlere, yeni istikrarsızlıklara gebeyken, İkinci Dünya Savaşı sonrası kurulan sistem yeni baştan şekillenirken, hâsılı ülkemizi ve geleceğimizi doğrudan etkileyen kritik gelişmeler vuku bulurken, biz boş işlerle, boş gündemlerle kendimizi meşgul edemeyiz.” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, hedeflerine ulaşmak için daha fazla çalışmaları, Türkiye Yüzyılı’nı inşa etmek için daha çok ter dökmeleri gerektiğini dile getirerek, şöyle devam etti:
“Evlatlarımıza daha müreffeh, güçlü ve itibarlı bir ülke bırakmak istiyorsak tüm kapasitemizi kullanmalı, gereksiz tartışmalarla vakit kaybetmemeli, bir saniyemizi bile boşa harcamamalıyız. Muhalefetin iş bilmezliği bizim referansımız olamaz. Muhalefetin tembelliği bizim bahanemiz olamaz. Muhalefetin beceriksizliğine bakarak rehavete kapılamayız. Onların sorun çözmek, milletin dertlerine derman olmak gibi bir kaygılarının olmadığının hepimiz zaten farkındayız. Bırakın dünyayı, ülkemizde ne olup bittiğini bile takip etmiyorlar. Gazze’de 471 gün sonra ateşkes sağlanmış, Suriye’de 13,5 yıl süren zulüm sona ermiş, Avrupa’da ırkçı partiler hükûmet devirecek seviyeye gelmiş. Ticaretten teknolojiye dünyada büyük devrimler yaşanıyormuş, bunların ve diğer hadiselerin hiçbiri umurlarında değil. Gelişmelere ilişkin en ufak bir fikirleri yok. Ortaya koydukları hiçbir alternatif yok. Varsa yoksa kendi çıkarları, kendi ikballeri, kendi gelecek planları. Kavgayı, gürültüyü, kuyu kazmayı, artık kendi seçmenlerini bile bıktıran güç mücadelelerini burada saymaya gerek dahi duymuyorum. Onları kimi zaman hayıflanarak, kimi zaman acıyarak ama çoğu zaman ülkemiz muhalefeti adına hep beraber utanarak izliyoruz.”
CHP’lilerin eski genel başkanlarını bir ara yere göğe sığdıramadıklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “‘Gandi Kemal’, ‘Gençlerin demokrat amcası’ diyerek pohpohluyorlar, sürekli övgü yağmuruna tutuyorlardı. Ama ne olduysa Türkiye’yi kurtaracak adam dedikleri Bay Kemal’i bir günde istenmeyen adam ilan ettiler. 14-28 Mayıs seçimlerindeki hezimetin bütün faturasını Bay Kemal’e çıkartıp, şaibeli bir kurultayla CHP genel merkezinden kendisini tehcir ettiler. Birkaç ay öncesine kadar 85 milyonu yönetmeye layık gördükleri şahsı CHP’nin başına layık görmediler. Şimdi ne kapısını çalan var ne fikirlerini merak eden var.” diye konuştu.
“Tabii burada bir gerçeği de ikrar etmek durumundayım.” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Aslında biz de yıllarca bu zatın ülkemiz siyasetine zarar verdiğini, yalan, iftira, hakaret dolu söylemleriyle demokrasimizi zehirlediğini, siyaset kurumunun itibarına gölge düşürdüğünü sıkça vurguladık. Bundan dolayı soru işaretleriyle dolu bir kurultay süreciyle de olsa CHP’nin başından gönderilmesinde ilk etapta biz de müspet karşıladık. Türkiye’nin bir nebze olsun rahatlayacağına, siyasetin olması gereken düzleme oturacağına inandık. Bu anlayışla yeni genel başkana siyasette rekabeti daha yapıcı, daha mutedil bir atmosfere çekmek için bir şans tanıdık. Bundan da muradımız kutuplaşmayı azaltmak, siyasi iklimi yumuşatmak, CHP’nin normalleşmesine katkı sunmaktı. Ülkenin ve milletin meseleleri söz konusu olduğunda buluşabileceğimiz, en azından diyalog kurabileceğimiz ortak bir zemini inşa etmeye çalıştık. Ancak gerilimden beslenen ana muhalefet içindeki vesayet odakları buna tahammül edemedi. Bu rahatsızlıklarını da her fırsatta izhar ettiler. CHP’nin normalleşmesine ne yazık ki fırsat vermediler. Daha sonra eskisinden daha büyük bir savrulma yaşadılar.”