Düden Şelalesi’nde su seviyesi düşüş gösteriyor.
Antalya’nın Kepez ilçesinde bulunan Varsak Mahallesi’ndeki şelalenin kaynağına, Türkiye’nin dört bir yanından gelen tatilciler sıraya girdi. Estetik bir şölen sunan bu şelaleyi görmek için ziyaretçiler adeta birbirleriyle yarışıyor. Gün boyunca 6 bin kişi, bu doğal güzelliklere hayranlıkla yaklaşıyor. Şelaleye gelenler, serinlemek ve anılarını ölümsüzleştirmek amacıyla mağaralarda vakit geçiriyor ve şelalenin muhteşem manzarasını fotoğraflarla ölümsüzleştiriyorlar.
Öte yandan, ülkenin genelinde etkisini gösteren çöl sıcakları, Düden Şelalesi’ni de etkiledi. Yeşilçam filmlerine mekan olmuş olan Düden Şelalesi’nin su seviyesi düşüş gösterdi. Bu duruma tepki gösteren Antalya Büyükşehir Belediyesi, durumu hızla çözmek için harekete geçti. Üç farklı sondajdan su aktarımı gerçekleştirerek şelalenin beslenmesini sağladı. Bu önemli takviye sayesinde, şelalenin canlılığını sürdürmesi temin edildi.
Dünyada yer altı su kaynaklarının çekilmeye başladığını belirten Antalya Düşünce Platformu Kurucu Üyesi Biyolog Asım Özgüven, “Ülkemiz de bundan nasibini alıyor. Küresel ısınma ile beraber sıcaklık değerlerini bu sene çok iyi hissettik. Yeraltı kaynak sularının en çok yağmur sularıyla beslendiğini hepimiz biliyoruz. Düden Şelalesi Antalya’nın dünyaca unlu bir şelalesidir. Turizme ve tarıma su katkısı sağlayan önemli bir kaynak. Kırkgöz ve Pınarbaşı sularının birleşmesi ile görsel bir şölen oluşturuyor” dedi.
Şelalenin su debisinde bir düşüklük tespit edildiğini belirten Özgüven, “Antalya Büyükşehir Belediyesi Belediyemiz belli kaynaklardan su transfer ederek şelalenin canlı kalmasını sağlıyor. Biz çevremizi ve su kaynaklarımızı korumamız gerekiyor. Bunların hepsi birbiri ile bağlantılıdır. Biz platform olarak da her turlu desteği vermeye hazırız. Şelalemizi günlük 2 bini yerli vatandaş olmak üzere 6 bin ziyaretçi geliyor ” sözlerine yer verdi.
Şelaleyi görmek için Samsun’dan geldiğini belirten Berk Mezdeği ise,” Şelaleyi çok beğendim. Antalya şehir merkezine daha önce gelmiştim ama buraya ilk defa geldim. Özellikle yüksekten akması çok hoşuma gitti” ifadelerini kullandı. Şanlıurfa’dan gelen Songül Yemez ise şu ifadelere yer verdi: “Çok güzel çok beğendim. Bu bizim ilk uğradığımız yer oldu. İlk defa geldim, başkalarına da öneriyorum”
Yaz boyunca etkili olan hava sıcaklıkları nehir debilerini de olumsuz yönde etkiledi. Edirne’de debisi düşen ve kuruma noktasına gelen Tunca Nehri, mevsim normallerinin üstünde yaşanan hava sıcaklarının ardından neredeyse kuruma noktasına gelerek adeta bataklığa döndü. Nehir, atılan atıklarla birlikte çöplüğe dönerken, su yüzeyi ise plastik atıklar, çöpler ve sazlıklarla kaplandı. Yeşil renge bürünen nehir vatandaşları da tedirgin ediyor.
Edirne’de staj öğrencisi olan Zeynep Bayutmuş, tarihin bu şekilde zarar almasının can sıkıcı olduğunu belirterek, “ Biraz önce arkadaşımla birlikte Karaağaç’a bisiklet turu gerçekleştirdik. Tunca Nehri beklediğimden daha da kirli çıktı. Daha önce arkadaşım bana nehrin kirli olduğu söylemişti ama bu kadar da kirli olduğunu beklemiyordum. Açıkçası bu durum içler acısı. Tarihimizin böle zarar alması çok can sıkıcı. Burayı bu kadar kötü ve kirli görmek istemezdim, yeşile bürünmesini de istemezdim. Burayı kirlilikten arınmış daha temiz ve berrak akan bir su görmek isterdim. Şu anki durumu çok kötü çünkü nehir çöplükten geçilmiyor. Belki içinde canlı bile yoktur” dedi.
Edirneli vatandaşlardan Gülcan Ölmez ise Tunca Nehri’ni bu şekilde gördüğü için üzüldüğünü ifade ederek, “Ben Karaağaç’ta gezmekten geliyorum ama Tunca Nehri’nin bu halini görmek beni açıkçası üzüyor. Gereksiz bir şekilde kirletilmiş ve çok pis görünüyor. Bu doğayı biz çocuklarımıza, evlatlarımıza bırakacağız. Biraz da bu şekilde düşünürsek çok daha güzel olur” şeklinde konuştu.
İstanbul’dan Edirne’ye turistik gezi için gediğini söyleyen vatandaşlardan Ersan Nacar, Tunca Nehri’nin yeşile bürünmesinin çok kötü bir görüntü olduğunu ve nehirde mavi bir su akmasını istediklerini ifade etti.