Cumhurbaşkanı Erdoğan: Yeni reform paketleriyle milletimizin huzuruna çıkıyoruz.
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Konferans Salonu’nda düzenlenen, partisinin Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, “Bizim her kongremiz aynı zamanda yeni bir başlangıcı temsil eder. Bütün kongrelerimiz, 14 Ağustos 2001’den beri yürüdüğümüz uzun ince yolda yeni bir kilometre taşı oldu. Büyük kongremiz başta olmak üzere 8. Olağan Kongre sürecimizin de hem siyasette hem de Türkiye’nin önünde yeni kapıları açtığını zamanla daha net bir şekilde göreceğiz. Önümüzdeki dönem, Allah’ın izniyle partimiz, ittifakımız, iktidarımız ve en nihayetinde ülkemiz açısından bir şahlanış dönemi olacaktır. Son üç gündür muhalefet dâhil çeşitli kesimlerden gelen tepkilerde bunun işaretlerini şimdiden görmeye başladık. Muhalefetin hazımsızlığını gayet doğal karşılıyoruz. Kavgasız, şaibesiz, sandalyelerin ve ithamların havada uçuşmadığı bir kurultay dahi yapamayanların bize bakıp hırçınlaşması elbette normaldir. Bunların bizim nazarımızda hiçbir kıymetiharbiyesi yoktur. Bizim için aslolan, milletimizin ve teşkilatımızın hissiyatıdır. Seçmenlerimizde, teşkilat mensuplarımızda, bizden yaklaşık 24 senedir desteğini ve duasını hiç eksik etmeyen aziz milletimizde, kongremizin farklı bir heyecan dalgası oluşturduğunu memnuniyette müşahede ediyoruz. AK Parti ve Cumhur İttifakı’nın Türkiye’nin aydınlık yarınlarının teminatı olduğu kongre maratonumuzda bir kez daha tebellür etmiştir.” dedi.
“Yeni reform paketleriyle milletimizin huzuruna çıkıyoruz”
AK Parti’nin kadro, vizyon ve millete hizmet iradesi noktasında Türkiye’nin en dinamik siyasi partisi olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:
“Rakiplerimiz koltuk kavgasından başlarını bile kaldıramazken biz yeni reform paketleriyle milletimizin huzuruna çıkıyoruz. Ana muhalefet, yolsuzluk, hırsızlık ve belediyeleri yağmalama batağına giderek daha fazla saplanırken biz, ‘ülkemizi nasıl dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına yükseltiriz?’ bunun mücadelesini veriyoruz. Yani AK Parti ve Cumhur İttifakı’nın gündemindeki konularla muhalefetin gündemini meşgul eden meseleler arasında dağlar kadar fark var. Son haftalarda heybeden ortaya saçılan turplar, özellikle ana muhalefetin nasıl bir çirkefin içinde debelendiğini milletimize tekrar göstermiştir. Kurultaylarından tahsillerine, konserlerinden ihalelere kadar elinizi attığınız her yerden ya usulsüzlük ya yolsuzluk ya da eski Çankaya Belediye Başkanlarının ifadesiyle ‘yamyamlık’ fışkırıyor. ‘Bundan daha kötü ne olabilir?’ dedikçe bakıyorsunuz ertesi gün daha mide bulandırıcı, Türkiye’nin ana muhalefet partisi adına daha utanç verici bir skandal patlak veriyor.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ana muhalefet cephesindeki süfli tartışmaları, bilhassa CHP seçmenlerinin büyük bir mahcubiyetle takip ettiğine inandığını dile getirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:
“Ortaya dökülen turpları gördükçe eminim bizim gibi milletimiz de şu soruları soruyor. ‘Sizin hiç mi düzgün işiniz olmaz?’, ‘Sizin hiç mi hukuka, nizama, ahlaka uygun icraatınız olmaz?’, ‘Sizin hiç mi şaibesiz, hiç mi katakulliye getirmediğiniz adımınız olmaz?’, ‘Gazi Mustafa Kemal’in kurduğu partiyi düşürdüğünüz hallerden hiç mi utanmıyorsunuz?’ Sayın Özel, milletin kürsüsünü önüne gelene sataştığı polemik kürsüsüne çevireceğine şayet yüzü ve yüreği varsa çıksın, bunlara bir cevap versin. Sayın Özel, AK Parti’nin millete hizmet davasında ‘ben de varım’ diyenlere çamur atacağına, çıksın şaibe ve usulsüzlük iddialarını cevaplandırsın. Sayın Özel, para kulelerini, şişirilmiş konser faturalarını, hısım akraba çiftliğine dönüştürdükleri belediyelerdeki sahtekârlıkları açıklasın.”
“Milletin takdiriyle geldiğimiz bu koltuklarda ebediyen oturacak değiliz”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, son yaptıkları güney Asya seyahatinde Türkiye’nin 783 bin kilometrekareden daha büyük bir ülke olduğunu bir kez daha gördüklerini belirterek şunları söyledi:
“Türkiye, birileri rahatsız olsa da Türkiye’den çok daha büyüktür. Tarihin, coğrafyanın ve medeniyetimizin bizlere yüklediği sorumluluktan kaçamayız. Mukadderatımızda ne varsa eninde sonunda kabullenecek, hep beraber ona ram olacağız. Bizler gelip geçeceğiz. Bizler bugün varız ama yarın yokuz. Milletin takdiriyle geldiğimiz bu koltuklarda ebediyen oturacak değiliz. Bizden öncekiler gibi emri hak vuku bulduğunda biz de geldiğimiz yere yani kara toprağa döneceğiz. Cahit Sıtkı Tarancı’nın dediği gibi ‘hepimizin bir namazlık saltanatı olacak taht misali o musalla taşında’. Unutmayın fazla vaktimiz yok. Sonra da imam efendi ne diyecek ‘Er kişi niyetine’ diyerek şu yalan dünyadan ebedi âleme göçüp gideceğiz.”