Makine İhracatçıları Birliği (MAİB) tarafından yapılan açıklamaya göre, 2023 yılı Ocak-Ekim döneminde Türkiye’nin serbest bölgeler dahil olmak üzere toplam makine ihracatı, geçen yılın aynı dönemine göre miktar bazında %4,3 gerileyerek 3,1 milyon ton oldu. Ancak değer bazında, toplam ihracat geçen yıl ile aynı seviyede kalarak 23,3 milyar dolar olarak gerçekleşti. Ekim ayında kilogram başına ortalama ihracat fiyatı 7,5 dolar olurken, bu dönemde makine ihracatı 2,5 milyar doları aşarak aylık %4,3 artış sağladı.
10 aylık süreçte en fazla ihracat yapılan makine türleri evsel ve endüstriyel soğutma makineleri olurken, bunu içten yanmalı motorlar ve inşaat ile madencilik makineleri izledi. İhracat pazarları arasında Almanya, 3 milyar doları aşan ihracatla ilk sırada yer alırken, Rusya ikinci ve %7,5’lik artış kaydeden ABD ise üçüncü sırada yer aldı.
MAİB Başkanı Kutlu Karavelioğlu, ABD’deki seçimlerin küresel ekonomiyi etkileme yönündeki belirsizliklerin sonlanmış olduğunu belirterek, Donald Trump’ın yeniden başkan seçilmesinin küresel ihracat üzerindeki olası etkilerini değerlendirdi. Trump’ın ithalata yüksek vergiler getirme vaatlerinin küresel ticaretin daralmasına yol açabileceği uyarısında bulunan Karavelioğlu, doların güçlenmesinin de Türkiye gibi avro ile ihracat yapıp dolar ile ithalat yapan sektörler için olumsuz etkiler yaratabileceğini belirtti. Ayrıca, tedarik zincirlerinde yaşanan kırılmaların ABD pazarındaki işbirlikleri giderek güçlenen Türkiye için yeni fırsatlar yaratacağını ifade etti.
Karavelioğlu, Almanya’daki ekonomik göstergeler ve gelişmiş ülkelerin korumacılığa yönelik yaklaşımlarının makine, otomotiv ve savunma sanayilerinde üretimi koruma çabalarını artırdığını belirtti. Türkiye’nin rekabet gücünü koruyabilmek için niş alanlardaki üretim ölçeklerini ve teknolojik çeşitliliği artırması gerektiğinin altını çizdi.
Karavelioğlu, iç pazarlarda talep, yatırım ve üretimin zayıfladığını, kapasite kullanım oranlarının gerilediğini belirterek, makine sektöründe fiyat artışlarının miktar bazındaki düşüşü telafi ettiğini, ancak maliyetlerin yönetilemez seviyeye gelmesi durumunda istihdam kayıplarının yaşanabileceğini uyardı. Son olarak, sektörün rekabet gücünü koruyabilmek için mevcut trendin hızla değişmesi gerektiğini vurguladı.