Gıda sanayisinin hacmi 160 milyar dolara yükseldi

Türkiye Gıda Sanayii İşverenleri Sendikası (TÜGİS) Yönetim Kurulu Başkanı Kaan Sidar, "İklim krizi, dünya genelindeki yüksek faiz oranları ve jeopolitik gerilimlere rağmen Türkiye, gıda sanayisi 2024'te yaklaşık 160 milyar dolar hacme ulaştı." dedi.

gida sanayisi habermeydan
Gıda sanayisinin hacmi 160 milyar dolara yükseldi.
Türkiye Gıda Sanayii İşverenleri Sendikasından (TÜGİS) yapılan açıklamaya göre, Sidar, 2024 yılına dair değerlendirmelerde bulundu. Sidar, yıl boyunca üretimde etik ilkelerin, gıdanın adil paylaşımı ve gıda israfının önlenmesine yönelik öncü çalışmalar yaptıklarını vurgulayarak, Türkiye gıda sanayisinin birçok zorluğa rağmen başarılı bir yıl geride bıraktığını ifade etti.

Sidar, değerlendirmesinde gıda sektörünün ekonomik zorluklar ve tarımı etkileyen negatif iklim koşulları altında bir yılı geride bıraktığını hatırlatarak, şunları kaydetti:

“Küresel ısınma, dünyada ve ülkemizde tarımsal verimlilikte dalgalanmalara neden olmaya devam etti. FAO verileri de iklim kaynaklı verim kayıplarının gıda fiyatlarına yukarı yönlü baskı yaptığını ortaya koyuyor. Diğer yandan 2023’te başlayan tedarik zinciri toparlanması 2024’te kısmen devam etti. Ancak dünya genelinde yüksek faiz oranlarının ve jeopolitik gerilimlerin yatırım maliyetlerini yükselttiğini, tarımsal üretim ve gıda sanayisine yönelik yeni yatırımları sınırladığını gözlemliyoruz.”

Türkiye’nin küresel zorluklara rağmen sahip olduğu geniş ürün yelpazesi ve stratejik konumuyla ihracat potansiyelini koruduğuna dikkati çeken Sidar, yerelden globale markalaşma çalışmalarının da gıda sektörünün rekabet gücüne katkı sağladığının altını çizdi.

Sidar, 2024 yılını 25 milyar dolara yakın bir ihracatla kapatan gıda sektörünün Türkiye ekonomisinin başat aktörlerinden biri olduğunu bir kez daha ortaya koyduğunu belirtti.

Kaan Sidar, gelecek süreçte gıda sektörünün; teknolojik yenilikleri yakalayabilmesi, mevcut üretim kapasitesini büyütebilmesi ve uluslararası pazarlardaki rekabet gücünü daha da artırabilmesi için yatırım teşviklerine ihtiyacının olduğunu belirterek, “Elbette uygun koşullu finansman desteği de gerekiyor. Bu noktada merkezi yönetimimizin teşvik edici destekleri sürdürmesinin önemini de bir kez daha vurgulamış olalım.” değerlendirmesinde bulundu.

TÜGİS olarak gıdanın adil paylaşımına ve israfın önlenmesine yönelik projeler yürüttüklerini belirten Sidar, şöyle devam etti: “Tarladan sofraya olmak üzere gıda zincirinin her aşamasında sürdürülebilirliğin sağlanması, gelecek nesillerin güvenli ve adil bir gıda sistemine erişimi bakımından hayati önem taşıyor. Bu kapsamda yıl boyunca düzenlediğimiz etkinlikler aracılığıyla gıda ekosistemi temsilcileriyle buluştuk. Gıda Etiği Semineri, Sürdürülebilir Gıda Zirvesi ve webinarlarımız aracılığıyla gıda ekosistemi temsilcilerini bir araya getirerek sektördeki sorunlara çözüm aradık.”

Sidar, küresel iklim değişikliğinin 2024 yılında da verimliliği etkilemeye devam ettiğine işaret ederek, “İklim krizi, dünya genelindeki yüksek faiz oranları ve jeopolitik gerilimlere rağmen Türkiye, gıda sanayi 2024 yılında yaklaşık 160 milyar dolar hacme ulaştı.” ifadesini kullandı.

Gıda konusundaki bilimsel gerçekleri doğrudan tüketiciye aktararak, özellikle sosyal medyada yayılan asılsız paylaşımlarla mücadeleye devam edeceklerini aktaran Sidar, “2024 yılındaki çalışmalarımızı bu yıl da TÜGİS Bilim Kurulu aracılığıyla sürdüreceğiz. Tüketicilerin ürün içeriği, işleme teknolojileri, ambalajlama ve saklama gibi konularda bilgi sahibi olmalarının, alışverişlerinde bilinçli tercihler yapmalarını ve yanıltıcı paylaşımlara itibar etmemelerini sağlayacağına inanıyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.

TÜGİS Yönetim Kurulu Başkanı Kaan Sidar, yeni nesil aktif işveren sendikacılığının önde gelen temsilcilerinden biri olarak işçi, işveren ve kamu arasında yapıcı diyaloglar ve çözüm odaklı görüşmelerle sektör sorunlarının çözümünde aktif bir rol aldıklarını vurguladı.

Gıda sanayisinin önde gelen şirketlerinin toplu iş sözleşmesi süreçlerinde görev aldıklarını ifade eden Sidar, ayrıca sanayi ve ticaret odaları ile bakanlıklara yaptıkları ziyaretlerle gıda sanayisinin güncel durumunu istişare ettiklerini ve sektörün sorunlarını aktardıklarını belirtti.

Sidar, sektörde sürdürülebilir üretim, etik prensipler ve tüketici sağlığının önemini sıklıkla vurguladıklarına işaret ederek “Gıda üretimindeki taklit ve tağşiş sorunu, mali kaygıların ve yetersiz denetimlerin insan sağlığı ile çevre üzerinde doğrudan tehdit oluşturduğunu ortaya koyuyor. Bu nedenle hem kamu hem de özel sektörün, mevzuat ve yaptırımların caydırıcılığı konusundaki kararlılığa devam edilmesi gerektiğinin altını çizdik.” ifadelerini kullandı.

Exit mobile version