İsrail ordusunun Gazze Şeridi’nin ortasındaki Nusayrat Mülteci Kampı ile çeşitli bölgelere düzenlediği hava ve kara saldırılarında can kaybı 210’a yükselirken 400 kişi de yaralandı.
Gazze’deki hükümetin Medya Ofisi, İsrail’in Gazze Şeridi’nin merkezindeki Nuseyrat Mülteci Kampına “benzeri görüşmemiş bir saldırı” başlattığı duyuruldu. Saldırıda en az 210 kişinin öldüğü ve 400 kişinin yaralandığı belirtildi.
Yaralıların getirildiği Deir el-Balah kentindeki El Aksa Şehitleri Hastanesi’ndeki durumun “felaket” olduğu vurgulandı.
İsrail ordusu onlarca savaş uçağı, drone ve helikopterle bölgeye saldırırken aynı zamanda tanklar sivillerin evlerini bombalıyor.
Gazze’deki Medya Ofisi’nin yaptığı açıklamada, “İsrail işgal ordusu, Nuseyrat kampına barbar ve acımasız bir saldırı başlatıp doğrudan sivilleri hedef aldı. Sokaklarda onlarca cansız beden ve yaralı var. Bombardımanın yoğunluğu nedeniyle ambulanslar ve sivil savunma ekipleri bölgeye ulaşamıyor” ifadelerine yer verildi.
Gazze’deki Hükümet Medya Ofisi, “El Aksa Hastanesi’nin kurtarılması için uluslararası topluma acil çağrı” yaptı.
Hastanenin faaliyetlerini sürdürebilmesi için tıbbi malzemeye ihtiyacı olduğu vurgulandı.
El Aksa Şehitleri Hastanesi bölgedeki tek hastane olup şu anda sadece bir elektrik jeneratörüyle çalışmayı sürdürüyor. Hastane, binlerce kişiye hizmet veriyor ve bu kadar çok sayıda can kaybı ve yaralıyı barındıramıyor.
Açıklamada yaralılar için, “Haftalardır dolu olan bu hastanenin rahatlatılması ve bölgedeki sağlık durumunun iyileştirilmesi için uluslararası topluma, Birleşmiş Milletler kuruluşlarına ve tüm uluslararası kuruluşlara acilen müdahale etme çağrısında bulunuyoruz” ifadeleri kullanıldı.
İsrail’in Nuseyrat’a ve bölge geneline yönelik saldırısının kınandığını vurgulanan açıklamada, “Sivillere, çocuklara, kadınlara ve evlere yönelik bu saldırıyı kınıyoruz. Onlarca masum sivilin kanı döküldü. Uluslararası toplumdan ve tüm uluslararası kuruluşlardan İsrail işgalinin sürdürdüğü bu vahşi saldırıyı, soykırım savaşını acilen durdurmalarını talep ediyoruz” denildi.