Filistinlilerin Gazze’nin kuzeyine dönüşü engelleniyor.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun ofisi, yerinden edilmiş Filistinlilerin Gazze’nin kuzeyine geri dönmelerine, sivil rehine Arbel Yehoud’un Hamas tarafından serbest bırakılana kadar izin verilmeyeceğini duyurdu. İsrailliler, Yehoud’un serbest bırakılmasının, bu hafta içerisinde bir esir takası kapsamında gerçekleşmesi gerektiğini savunuyor. Üst düzey bir Hamas yetkilisi ise Yehoud’un önümüzdeki hafta serbest bırakılacağını ancak gecikmenin nedenine dair herhangi bir açıklama yapmadı.
25 Ocak 2025’te Gazze’nin merkezinde bekleyen Filistinliler, kuzeye dönme umuduyla eşyalarıyla birlikte Gazze’nin kuzeyine geçiş yapmayı bekliyorlardı. Cumartesi günü, yüzlerce Filistinli, Şerit’in kuzeyine dönüş için Gazze Vadisi’nde toplandı. Filistinli bir kadın, kuzeye dönüş için son saatleri beklerken, savaşta hayatını kaybeden oğlunun cenazesi için izin almak istediğini belirtti. İsrail ordusunun Gazze’deki nüfus yoğunluğunun fazla olduğu bölgelerden çekilmesi ve yerinden edilen Filistinlilerin evlerine geri dönmesi, 19 Ocak’ta yürürlüğe giren ateşkesin bir parçasıydı.
Hamas, ateşkeste belirlenen şartlar doğrultusunda, Filistinli tutuklularla karşılığında 33 rehineyi serbest bırakacak. 25 Ocak itibariyle, Hamas tarafından serbest bırakılan kadın İsrailli askerler, Gazze’den Kızılhaç’a teslim edilmeden önce Filistinli bir kalabalığa el salladılar. Bunun yanı sıra, Gazze’de tutulan rehinelerin yakınları Tel Aviv’de düzenledikleri haftalık protestolarda, ABD Başkanı Donald Trump’tan Netanyahu’ya ikinci aşamanın başlaması için baskı yapmasını talep etti.
İkinci aşama, Gazze’deki çatışmanın kalıcı bir şekilde sona erdirilmesi adına atılacak adımları içeriyor. Hamas, kalan rehineleri serbest bırakacak, İsrail ise yaklaşık 1.000 Filistinliyi salıverecek. Bu aşamanın sonunda İsrail, Gazze’deki askerlerini tamamen çekecek. Üçüncü aşama ise Gazze’nin yeniden inşasını kapsayacak ve Hamas, ölen rehinelerin cesetlerini teslim edecek.
Hamas, Ekim 2023’te İsrail’e gerçekleştirdiği saldırıda 1.200 kişinin ölümüne neden olmuş ve 250 kişiyi rehine almıştı. İsrail ise bu saldırılara karşılık vererek 46.000’den fazla Filistinli’nin ölümüne yol açan yıkıcı hava ve kara saldırıları gerçekleştirdi. BM, çatışmalar sırasında 13.000’den fazla çocuğun hayatını kaybettiğini açıkladı. Bu çatışmalar, Orta Doğu’daki istikrarsızlığı derinleştirirken, İsrail içindeki siyasi gerilimleri artırmış ve küresel çapta protestolara yol açmıştır.