2020 yılından bu yana tüm Dünya‘nın kaderini değiştiren COVID-19 hastalığı, BioNTech’in bulduğu aşının öncülüğünde büyük oranda geriletildi. Bu süreçte BioNTech firmasının kurucularının Türk olduğu ortaya çıktı. Almanya’dan yetişen bu isimler, yaptıkları çalışmalarla Dünya’nın takdirini kazandı. COVID aşısı sayesinde milyarlarca insanın hayatına doğrudan etki eden Uğur Şahin ve Özlem Türeci; Türkiye’nin de aşıyla buluşmasındaki en önemli etkenlerin başında gelmekteler. Ülkemizdeki Bilim Kurulu’na tam destek veren BioNTech; bu sayede ülkemizin COVID karnesini de olumluya çevirmeyi başardı. Pfizer’la birlikte geliştirdikleri COVID aşısı, yeni bir gelişmenin de kapısını araladı.
İngiliz basınına röportaj veren Uğur Şahin ve Özlem Türeci; aşıyı geliştirmede kullandıkları teknolojiyle yeni çalışmalar yaptıklarını kamuoyuyla paylaştı. mRNA teknolojisi sayesinde COVID aşısını elde eden Şahin ve Türeci; aynı teknolojik gelişme sayesinde kanser için de aşı üretme girişimlerine başladıklarını duyurdu. Kanser hücrelerini hedef alabilecek bir aşı üzerinde çalıştıklarını belirten Türk bilim insanları; bu çalışmalarında önemli bir yol kat ettiklerini ve beklenenden çok daha kısa bir sürede sonuca ulaşmayı umduklarını dile getirdi.
COVID aşısında kullanılan mRNA teknolojisi, hedeflenen mikroorganizmanın antikor oluşturan antijenik yapısının mRNA’sıyla virüsün direncini kırmayı başardı. Sentetik bir biçimde oluşturulan RNA’ların insan hücrelerine transferi sayesinde aşıdan verim elde eden BioNTech; diğer hastalıklarda da aynı formülü uygulamayı planlıyor. mRNA transferiyle hücreyi yeniden programlayan bu teknolojinin, ne zaman kansere çare olacağı ise merak konusuydu. Prof. Türeci ve Prof. Şahin’in verdiği röportajda, beklenen tarihin 2030 olabileceği öngörülüyor.
Kanser Aşısı, COVID Öncesinde De Gündemdeydi!
2020 yılının sonlarına doğru aşıyla alakalı müjdeli haberi kamuoyuna sunan Özlem Türeci ve Uğur Şahin; 2021 yılının ortalarında ise aşının seri üretimi ve dağıtımına geçmeyi başarmıştı. BioNTech’in aşıları sayesinde hastalığın ilerlemesini durduran Türk profesörler, Pfizer’la birlikte geliştirdikleri yeni teknolojilerle Dünya’ya damgalarını vurmaya devam edecek. mRNA temelli kanser aşısının çalışmalarına COVID öncesinde başlayan BioNTech’in kurucuları, salgın sürecinin hafiflemesiyle birlikte odaklarını yeniden bu noktaya çevirdi.
Pfizer’la birlikte geliştirdikleri kanser aşısı için daha büyük bütçeler edindikleri bilinen ikili; bu çalışmanın COVID aşısına oranla çok daha uzun sürede tamamlanacağının altını çizdi. 2030 yılında aşının piyasaya sunulmaya hazır hale gelebileceğini öngören Şahin ve Türeci; kanser aşısının ilk prototiplerinde klinik testi yapmaya başladıklarını açıkladı. Bu konuda bir adım geride durmak istediklerini belirten Prof. Türeci, bütün süreç tamamlanmadan konuşmak için çok zor bir proje üzerinde çalıştıklarını ifade etti.
Bilim insanları olmaları nedeniyle, kansere çözüm bulma gibi önemli bir konuda iddialı konuşamayacaklarını söyleyen Prof. Özlem Türeci; aşı konusunda birçok dönüm noktası yaşadıklarını ve geliştirme konusunda daha tecrübeli olmalarının da avantajıyla çalışmalarını sürdürdüklerini aktardı. Prof. Uğur Şahin ise, aşının 2030’dan da önce yetişmesi için büyük bir çaba sarf ettiklerini ve umutlarının da bu yönde olduğunu basın mensuplarıyla paylaştı.