Rekabet Kurumu’ndan sinema ve dizi sektörüne yönelik incelemeler hakkında açıklama.
Rekabet Kurumu’ndan konuya ilişkin yapılan yazılı açıklamada şu ifadeler yer aldı:
”Medya ve eğlence endüstrisindeki gelişmeler; oyuncular, menajerler, yapımcılar, yayıncılar, içerik sağlayıcıları, yazarlar, senaristler ve en nihayetinde tüketiciler ve tüm ekonomi için büyük bir önem taşımaktadır. Sektör, son yıllarda önemli bir dönüşüm geçirmektedir. Yapım ve yayıncılığın sahip olduğu yeni platformlar ve dağıtım seçenekleri, içerik üreticileri ve izleyiciler için değişen seçenekleri ortaya çıkartmıştır. Teknoloji ve dağıtım yöntemlerinin yanı sıra, bu pazarların yapılanması konusunda da büyük değişiklikler yaşanmaktadır. Bununla birlikte, önemli pazar payına sahip şirketlerin mevcudiyeti ve dikey bütünleşik yapılar, gelişmelerden kaynaklanan etkinlikleri ve rekabeti sınırlayıcı rol oynamaktadır. Söz konusu büyük pazar payına ve dikey entegrasyona sahip teşebbüsler (gösterim-dağıtım, yapım-dağıtım, yayın-dağıtım, kast direktörlüğü – kast ajanslığı vb.), içeriği dağıtımdaki güçlerini korumak ve dağıtımı ise içerikten kaynaklanan güçlerini korumak için kullanmaktadır. İçerik ve dağıtımda yaşanan dikey bütünleşik yapı ve konsolidasyon, sadece içeriği korumak için imtiyazlı alanlar yaratmakla kalmayarak, aynı zamanda dağıtımdaki güçlerini korumak için bunları koordine etmelerini daha kolay ve olası hale getirmektedir. Dikey entegrasyon, pazardaki oyuncuların rekabetçi kalabilmek için hem üretim hem de dağıtım kanallarına sahip olmalarını gerektirmektedir; bu da yeni girişimler, daha küçük rakipler ve bağımsız yapımcılar için önemli bir engel oluşturmakta, söz konusu teşebbüsler için pazardan çıkma veya diğerleri tarafından satın alınma seçeneklerini gündeme getirmektedir. Sektörde yaygın şekilde uygulanan münhasır ve uzun dönemli anlaşmalar da, benzer şekilde rakiplerin pazardan dışlanması amacına hizmet etmektedir. Bu durumda bağımsız sektör (senarist, yapımcılar, aktör/aktrist, yayıncılar vb.) güç asimetrisine karşı savunmasız hale gelmektedir.
Yüksek pazar payına sahip teşebbüslerin “hangi içeriğin üretileceğini, tüketicilerin neyi izleyebileceğini ve nasıl izleyebileceklerini” kontrol edeceği bir pazar yapısı, piyasa gücünün artmasına yol açarak, içerik üretimi ve dağıtımında büyük bir merkezileşme ve tekelleşme sorunu ortaya çıkartmaktadır.
Söz konusu sorunu; “yenilikçi içerik üretimini azaltmak, bağımsız içeriği dağıtım kanallarından dışlamak, iş gücü piyasasını kontrol etmek, yeteneklerin gelecekteki gelirlerini sınırlamak, rakiplere zarar vermek, ihracatta dahil olmak üzere toplam hasılayı azaltmak, ilişkili işlerini ayrıcalıklı hale getirmek, senaristleri ve oyuncuları düşük ücretle çalıştırmak ve tüketiciler için fiyatları artırmak” şeklinde örneklemek mümkündür. Sektörde gözlemlenen söz konusu anti-rekabetçi eylemler; “içerik üretimini, kreatif olmayı ve seçenekleri azaltarak, iş gücü için ücretleri düşürmeye yönelik” bir strateji sonucu ortaya çıkmaktadır. Bu durum, içerik çeşitliliğini ve yeniliği kısıtlayarak, yetenekler üzerinde baskı oluşturmakta ve daha kötü şartlarda çalışmaya zorlanmalarına neden olmaktadır. Bu süreç, yalnızca sektör çalışanları için değil, aynı zamanda tüketiciler için de daha az seçenek anlamına gelmektedir.
Medya ve eğlence sektöründe rekabet kurallarının uygulanması, “rekabetçi süreçlerin korunması, tüketici refahı, verimlilik ve yeniliğe” ek olarak nihayetinde çoğulculuk ve demokrasi gibi tüketici refahının ekonomik anlamının ötesinde birden fazla hedefe ulaşılmasında önemli rol oynamaktadır. Tüketicilerin özgürce seçim yapabilmesi “demokratik bir toplumda nihayetinde çoğulculuğu garanti altına almanın bir yoludur”. Yüksek pazar gücü aynı zamanda yüksek sorumluluğu da beraberinde getirmekle birlikte, endüstrideki yaşananlar rekabet karşıtı endişelere dair şüpheler uyandırmıştır.
Tüm bu gelişmeler ışığında, Rekabet Kurumu nezdinde bahsedilen sorunlar dikkate alınarak;
1. Sinema gösterimi ve dağıtımı,
2. Sinema ve dizi yapımı ile bu yapımların yurt dışı dağıtımı ve YouTube gösterimleri,
3. Kast direktörlüğü ve kast ajanslığı/menajerliği
4. Abonelik temelli isteğe bağlı video platformları
alanlarında, sinema ve dizi sektörüne (medya ve eğlence endüstrisi) yönelik 4 ayrı inceleme eş zamanlı olarak yürütülmektedir. Bu incelemelerde; sinema ve dizi sektörüne yönelik içeriklerin oluşturulması, dağıtımı, gösterimi, yurt içi ve yurt dışına satış ve pazarlama süreçlerine ilişkin olarak; prodüksiyon, kast, menajerlik, sinema ve TV kanalı, YouTube veya abonelik temelli isteğe bağlı video platformları gibi sektördeki bütünleşik ve iç içe geçmiş yapıların tamamındaki rekabetçi endişe ve sorunlar bütüncül bir yaklaşımla mercek altına alınmıştır.”